Ağustos ayıyla birlikte yazın en sıcak dönemini yaşıyoruz. Hâliyle bu havalarda bisiklete binmek sağlık açısından belirli noktalara dikkat etmeyi şart kılıyor. Bilhassa güneş altında bisiklete binmek zorunda kalanlar için – kâfî miktarda sıvı alımı haricinde – dikkat edilmesi gereken noktaları toparlamakta fayda var.
Her şeyden önce söylenmesi gereken güneş ışığının temelde kötü bir şey olmadığı. Gerek sporcunun hâlet-i rûhiyesine, gerekse performansına olumlu etkisi var güneşin. Öte yandan belirli bir seviyenin üstünde güneş ışınları, özellikle cilde zararlı UVA ışınları kalıcı olarak olumsuz etkilere sahipler.
Özel güneş kremleri sporcular için geliştirilen kremler. Bunların özelliği terle birlikte ciltten atılmamaları, terleme esnâsında da işlevlerini korumaları.
|  | | Büyük boyut için tıkla! | |
Genel olarak mühim konulardan biri bisiklete binilecek zaman. Saat 11’den önce ya da öğleden sonra 3’ten sonra bisiklete binmek yüksek sıcaklıklarda zararlı güneş ışınlarından sakınmak için tercih edilmeli.
Güneş ışınları söz konusu olduğunda önemli noktalardan biri bisiklete binilen irtifâ. Râkımın 1000m artması UV ışınlarında %20 artışa eşit. Dolayısıyla yüksek râkımlarda bisiklete binerken kullanılan güneş kremlerinin koruma faktörünü yüksek tutmak elzem. Özellikle fazla yükseklere tırmanacaklar için tavsiye edilebilecek cihazlardan biri de örneğin Oregon Scientific firmasının ürettiği türden, bisikletçinin cilt tipinin girilmesi ile UV ışınlarının yoğunlunu ölçerek ne kadar bisiklete binilebileceğini hesaplayan âletler.
|  | Oregon Scientific | Büyük boyut için tıkla! | |
Güneş ışınlarının gözlere etkisi fazlasıyla ihmâl edilen konulardan. Halbuki gerek UVA gerekse UVB ışınları retina ve korneaya zarar verebiliyorlar. Bu durumun en bilinen örneği bilhassa dağcılıkta yaşanan kar körlüğü. Kar körlüğü UV ışınlarının kar ya da buz üzerinden yansıması sonucu güçlenerek göze zarar vermesi durumu. Göze uzun süre etki eden güneş ışınları en kötü ihtimâlle körlüğe kadar gidebilecek sonuçlar zincirini başlatabiliyorlar. Dolayısıyla bunlardan korunmak için en önemli çâre %100 UV korumalı güneş gözlüğü camlarıkullanmak, bisiklet gözlüğü alırken UV ışınlarına karşı gözlüğün ne derece koruduğuna dikkat etmek. Bu koruma özellikle ucuz gözlüklerde pek rastlanmayan bir durum. Ayrıca eklenmesi gereken bir nokta da çizilen camların UV ışınlarına mukâvemet işlevini kaybettikleri.
 | | Büyük boyut için tıkla! |
Güneş deyince akla hiç gelmeyen yerlerden biri de dizler. Burun, kulaklar ve ense dışında dizler de güneşe doğrudan maruz kalan ve kremlenmesi gereken kısımları vücudumuzun.
Hâliyle küçüklükten beri öğrendiğimiz koyu renklerin güneş ışınlarını daha fazla çektiği gerçeği de bisiklete binerken dikkat edilmesi gereken noktalardan biri. Yani güneş altında siyah bir triko ile bisiklete binmek yapılabilecek büyük hatâlardan.
Güneş çarpması güneş ışınlarının bir kesintiye uğramadan doğrudan kafa ya da enseye etki etmesi sonucu oluşuyor. Bu nedenle aslında terleme açısından ne kadar ters de gözükse doğrudan güneş altında bisiklete binerken kaskı çıkarmamak şart. Ve gene bu nedenle kaskın havalandırma verimi de çok büyük önem taşıyor. Bu konu için kasklar hakkındaki makâlemize bakabilirsiniz. Güneş çarpması sonucunda baş ağrısı, mide bulantısı oluşuyor, ateş çıkması ve nabzın hızlanması da güneş çarpmasının sonuçlarından. En kötü ihtimalle kramplara yol açan güneş çarpması sonucunda ölüm çok nâdiren rastlanan bir durum. Her halükârda ilk yapılacak şey güneşten kaçmak, gölge bir yere geçmek ve kafayı nemli, soğuk bez ya da havlu ile sarmak.
Ayrıca güneşte bisiklete binmek açısından önemli noktalardan biri de cilt tipi. Açık renk cilde sahip kişiler, bir de çillilerse güneş ışınlarına karşı koyu renk ciltlilere oranla oldukça hassaslar.
Son olarak fazla sıcaklarda sıvı alımının önemini ve sayfamızda bu konuda fazlasıyla makâle olduğunu bir kere daha hatırlatalım. Son olarak 11 Soruda Sıvı Alımı başlıklı yazımız ve yazının altında yer alan bağlantılarla ulaşılabilinecek makâleler bu konuda fazlasıyla bilgi içeriyorlar.
|