İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Mayıs 2014 tarihli İstanbul Bülteni (PDF)’nde “İstanbul Boğazı’na yürüyüş ve bisiklet yolu” başlığı ile tanıtılan Emirgan sahilindeki genişletme basında ve sosyal medyada büyük yankı uyandırdı.
|  | Emirgan projesi | Büyük boyut için tıkla! | |
|  | Emirgan projesi | Büyük boyut için tıkla! | |
Ancak Emirgan sahilinde planlanan 700m’lik bisiklet yolu, İBB’nin “bisiklet yolu” deyince ne düşündüğüne dair ipuçları veriyor: Arabanıza yüklediğiniz bisikletle “bisiklet yolu” olarak belirlenmiş bir yere gelirsiniz, yukarı aşağı bisiklet yolunda gidersiniz, sonra tekrar arabanıza biner evinize dönersiniz.
Uzunluğu 1km dahi olmayan bu bisiklet yolu, hiçbir şekilde genel bir ulaşım konsepti içine dahil olmayan ve tamamen gösteriş amaçlı tasarlanmış, olsa da olur, olmasa da kabilinden bir yol.
Yeşil alan ile otopark alanı eşit proje
Bunun ötesinde Emirgan projesinin nasıl bir proje olduğuna dair bir ipucu da projeye dahil edilen otopark. Toplam 11.300m2 bir alana yayılacak ve sadece 1.550m2 yeşillik olacak projede ayrıca 116 araçlık otopark öngörülüyor. Bir araçlık park yerinin 2.5m x 5m olduğunu kabul etsek, 116 x 2.5m x 5m = 1.450m2’lik park alanı yapılacak demektir. Yani bu proje öyle bir proje ki, “yeşil alan” ile “otopark alanı” eşit tutulmuş.
Bültendeki bilgiler ışığında Emirgan projesinin satıh açısından dağılımı aşağıdaki grafikteki gibi. Düşünün, 2017 yılı Avrupa Yeşil Başkenti ödülüne aday şehrin, sahil genişletme projesinin %60’ına yakını muhtemelen beton kaplı olacak.
|  | İBB Emirgan Projesi Yüzölçümü Dağılımı | Büyük boyut için tıkla! | |
İBB’nin Ulaşım Anlayışında Bisiklet Yok
Tekrar başa dönmek gerekirse, İBB’nin genel olarak ulaşım anlayışı ve konsepti, hiçbir şekilde bisikletin trafiğin entegre bir parçası olmasını hesaba katmıyor, hedeflemiyor, hatta istemiyor.
Geçtiğimiz günlerde İBB, 2015-2019 stratejik planını basına tanıttı. Aktarılan bilgiler arasında, bisiklet ve yayalaştırma konusunda hiçbir bilgi yok. Plan, henüz İBB sayfasına yüklenmediği için tamamına bakmak mümkün değil, ancak Londra ve İstanbul yazısından hatırlayacağınız üzere 2023’e kadar şehrin ulaşım yol haritasını çizen “İstanbul Metropoliten Alanı Kentsel Ulaşım Ana Planı”, bisiklet konusunda ele gelir hiçbir şey içermiyordu. Dolayısıyla, 2015-2019 stratejik planının da bisikleti şehirde ulaşım ve taşımacılığın entegre unsurlarından biri yapmak için hiçbir ciddi plan içermediğini tahmin etmek güç değil.
Trafik Patlama Noktasında
Karayolları Genel Müdürlüğü’nün verdiği bilgiye göre İstanbul bölge müdürlüğü sınırları içinde toplam 2093km devlet yolu, 1422 km il yolu, 526km de otoban bulunuyor. Yolları ortalama 3 şerit kabul edersek toplam yol uzunluğu 3 x (2093+1422+526) x 1000m = 12 milyon 123 bin metre yapıyor.
2014 Ekim itibariyle biraz daha artmıştır ama TUİK verilerine göre İstanbul’da 2013 yılı sonunda 3 milyon 230 bin civarında motorlu taşıt var, bunun 2 milyon 150 bin kadarı otomobil.
Basit bir hesapla, İstanbul’da bulunan 2 milyon 150 bin otomobil, beher otomobili 5m’lik bir uzunluk olarak düşünürsek, tampon tampona verseler 5 x 2 milyon 150 bin = 10 milyon 750 bin metre yapıyorlar.
|  | İstanbul'da Taşıtlar ve Yolların Toplam Uzunluğu | Büyük boyut için tıkla! | |
Şimdi anladınız mı İstanbul’da neden sürekli trafik tıkanıyor? Yuvarlarsak 12 milyon metre yol var, 11 milyon metre otomobil. Buna kamyonları vs de eklerseniz (otomobiller dışında 711 bin kadar kamyon ve kamyonet var İstanbul’da), eldeki yolların toplam uzunluğunun, taşıtların toplam uzunluğundan az olduğu ortaya çıkıyor. Elbette bütün taşıtlar aynı zamanda yolda değil vs. Fakat toplam uzunluğun teorik olarak dahi yoldan fazla olması İstanbul'da bugün yaşadığımız trafik faciasının altında yatan neden.
Sonuç: Bisiklet Elzem
Emirgan projesi, bu bağlamda İBB’nin İstanbul’un trafik sorunu ile mücadelesinin dürüst olmak gerekirse son derece eksik olduğunu gösterdiği için çok önemli.
İBB, toplu taşım konusuna çok büyük yatırım yapıyor. Büyük kitleleri otobüse, raylı sisteme, metrobüse, deniz taşımacılığına aktarmaya uğraşıyor, iyi de ediyor. Fakat toplu taşım, şehirdeki taşımacılığın sadece bir bacağını oluşturuyor.
Şehri daha yaşanılabilir kılmak için özellikle kısa mesafelerde yaya ve bisiklet odaklı yaklaşım geliştirmeye mecburuz. Maalesef, İBB, Emirgan örneğinde olduğu gibi, bisikleti şehir ulaşımının entegre bir parçası olarak görmekten çok uzak.
İBB’nin şu anda yukarıdaki matematik hesabından çıkardığı sonuç, bisiklet ve yaya odaklı, trafikteki araba sayısını azaltan adımlar atmak yerine, daha fazla yol yapmak. Üçüncü Boğaz Köprüsü ve Kuzey Ormanları’nı yaran yollar bu yanlış çıkarımın eseri. Bu seçimin, hiçbir şekilde uzun vadede sürdürülebilir bir sonuç yaratmayacağı da aşikar.
Kadir Topbaş, İstanbul 21.yy şehri yapmak istiyorsa, raylı ve deniz toplu taşımına yapılan yatırımlar kadar, şehirde motorlu trafiği, bilhassa otomobil sayısını azaltmak zorunda. İnsanları arabadan inip bisiklete binmeye teşvik etmek, bunun altyapısını hazırlamak, kaçınılmaz.
Londra’nınnasıl itile kakıla bisiklet odaklı bir evrim geçirdiğine düzenli olarak yer vermeye çalışıyoruz. Bu evrimin getirilerinden biri tabir caizse “uçuk kaçık” bisiklet yolu projeleri oluyor. Haliyle bu projelerin cazibesine kapılmamak elde değil. Biz de, Londra'da Yeni Proje: SkyCycle örneğinde olduğu gibi, “vay bee!” ruh halinde bulabiliyoruz kendimizi zaman zaman.
Bu tarz projelerin sonuncusu birkaç hafta önce gene internette (ve Türk sosyal medyasında) fazlasıyla paylaşılan, “River Cycleway Consortium” tarafından Thames nehri kıyısı için tasarlanan su üzerindeki bisiklet yolları. Londra’nın güneybatısındaki Battersea semtinden doğusundaki Canary Wharf’a kadar nehir üzerinden 12km’lik yol şamandıralar üzerine yer alacak ve muhtemelen hareketli iskelelerle karaya bağlanacak. Bu bir tahmin, ama Thames nehrinin tekneleri kıyıya oturtan gel-gitlerinin yola nasıl etki edeceği proje tanıtımında açıklanmadığı için bilmiyoruz.
 | River Cycle | Büyük boyut için tıkla! |
Sadece bilgisayar tasarımı olarak bulunan projenin maliyeti, sıkı durun, 600 milyon sterlin, yaklaşık 1 milyar dolar. Ya da başka bir deyişle, bu paraya onlarca bisiklet otobanı yapılabilir. Dahası da var, bisikletçiler yolu kullanmak için 1.5 sterlin ödeyecekler. Yıllık kart ile metro bileti bundan daha ucuza geliyor vs.
Ana Hedef Ne Olmalı? Trafiğin Arabalardan Arındırılması
Ancak uçuk bir maliyet hesabı vs. gibi konular dışında gerek caddelerin üzerinden giden bisiklet yolları (örn. SkyCycle) ya da nehirde bisiklet yolu gibi projelerin bizce çok önemli bir sorunu var.
21.yy’da şehirler nasıl olmalı sorusunun cevabı çok geniş bir tartışma konusu. Fakat üzerinde genel mutabakat aranan birkaç unsur saymak gerekirse
Yeşili bol, temiz havalı
Yaya ve bisiklet odaklı
Toplu taşıma ağırlık verilirken, motorlu taşıt, özellikle araba trafiğinin azaltılmaya çalışıldığı
şehirler demek yanlış olmaz.
Bütün uçuk kaçık bisiklet yolu projelerinin ana problemi, yukarıdaki kıstaslarda gizli: 21.yy şehirlerinde ana hedef, hava kirliliğinden verimsiz taşımacılığa kadar pek çok dezavantajı olan otomobil trafiğini azaltmak, ya da en azından kontrol altına almak ve şehri daha yaya/bisiklet odaklı tasarlamak. Oysa ki bu projelerin ortak yanı, araba trafiğine kesinlikle dokunmamaları, hatta tam tersine, araba trafiğini, “rahatsız edici unsur” bisikletten kurtarmaları.
Bisiklet söz konusu olduğunda 21.yy şehirlerinin tasarlanmasındaki ana savaş, araba yollarının kırpılıp bisiklet yolu yapılması savaşı. Bu savaşın Türkiye’de nasıl işlediğini Bağdat Caddesi’ndeki ömrü son derece kısa olan bisiklet yolu örneğinde gördük.
Dolayısıyla “uçuk kaçık” projeleri alkışlamadan önce bu projelerin mimarlık bürolarının ismini duyurmaktan öte, nesnel olarak bisikletin sürdürülebilir bir taşıma seçeneği olarak yer etmesine katkısı olmadığını hatırlamakta fayda var.
Geleceğin şehirleri, yolların bir kısmının arabalardan alınıp bisiklet ve yayalara verileceği şehirler olacak. Bisikletin yollardan çıkarılıp göğe ya da su üzerine itildiği şehirler değil.
Bunlar da ilginizi çekebilir
Makaleler
İstanbul’da Bisiklet Yolu Soruları - Bisiklet Yolları Algısında Yanlışlar
İBB Emirgan Planları, Bisiklet ve Absürd Projeler
Londra ve İstanbul'da Bisikletin Geleceği
Londra'da bisikletle 10 gün
İstanbul'da Katlanır Bisiklet Kullanmak
Bisikletle işe gitmenin püf noktaları
Haberler
Paris Bisiklet Başkenti Olma Yolunda - 2015-2020 Bisiklet Planı
İBB 2015-2019 Stratejik Plan’da Bisiklet Yolları
Yeni Bir Absürd Proje: Tünelde Bisiklet
İstanbul Büyükşehir Belediyesi 2015 Bisiklet Planı - 2km Bisiklet Yolu
Londra'da Yeni Proje: SkyCycle
Londra Bisiklet Otobanları
Kopenhaglaştıramadıklarımızdan mısınız?
İstanbul Bülteni (PDF)’nde “İstanbul Boğazı’na yürüyüş ve bisiklet yolu” başlığı ile tanıtılan Emirgan sahilindeki genişletme basın ...">
|