Geçtiğimiz bültendeki yazımızda Lupine, Supernova gibi markaların ürettiği ve 300 Euro’dan başlayıp 900 Euro’ya kadar modelleri olan lambalardan verim ve ışık gücü açısından aşağı kalmayacak bir farı nasıl 40 milyon civarında bir paraya maledebileceğimizi gösterdik. Yazıyı yayına koymadan yaptığımız testler de açıkça gösterdi ki, bu tarz bir far ile gece binişlerinde pille çalışan LED’li veya halojen farlar ile karşılaştırılmayacak şekilde verim almak, geceyi gündüze çevirmek ve gece binişinin tadını gerçek anlamıyla çıkarmak mümkün.
Bu haftaki yazımızda ise bu farla ilgili değişik çeşitlemeleri, bu tarz bir fardan nasıl daha çok verim alabileceğimizi, nasıl değişik modeller üretebileceğimizi inceleyeceğiz. Sırasıyla farı oluşturan öğeleri takiben konuya eğilelim:
Lamba
Elbette ki farın en önemli parçası. Burada halojen lamba kullanıyoruz. Bu tip lambaların büyük üreticisi Osram’la başlamak üzere değişik markaları bulunuyor. Peki değişik modelleri ne getirir ne götürür?
Öncelikle bu lambaların özelliklerine eğilelim. Haliyle normal ampullerde olduğu gibi bunlar da değişik vat güçleriyle piyasada bulunuyorlar. Biz farımızda 3,4 Amper/saatlik akü kullandığımızdan 2 saatlik bir yanma süresi elde etmek için 20 vatlık lambada karar kildik. Akü ile lamba hesabı şu şekilde yapılıyor:
12 Volt x 3,4 Amper x 1 saat = 40,8 Vat / saat
40,8 vat / saat ise 20 vatlık bir lambayı 2 saat yakıyor. Aynı hesaba göre 35 vatlık bir lamba kullanarak 1 saat 10 dakika civarında daha da güçlü bir ışık elde etmek mümkün. çok kısa binişlerde 50 vatlık -artık herhalde projektör seviyesinde olur- lamba dahi kullanılabilir.
Bu tip halojen lambaların ikinci bir özelliği ise açıları. Bu lambalar ışık huzmesini dar bir biçimde uzağa veyahut yanlara dağıtarak daha kısa ama geniş bir sahaya yayabiliyorlar. Bu lambalar 10° (çok ince huzme, spot) ile başlayıp 24° ile devam edip 38°’ye kadar çıkıyor. Haliyle 38° son derece geniş bir alanı aydınlatıp uzağı yeterli ama 10°’lik model kadar iyi göstermiyor. Yalnız bu aşamada düşünülmesi gereken arazi binişlerinde asfalt yolun tam aksine yolun düzenli bir hat izlemediği ve geniş bir farın çok daha yüksek getirisi olduğu. Patikanın sağını solunu görmek, virajlarda geniş bir sahanın aydınlatılması bizim tecrübelerimize göre daha etkili oluyor.
Bunun yanında Osram markasının son bir yıldır çıkardığı bir model var, IRC. IRC Osram’ın enerji tasarrufu sağlamak için kullandığı bir model. 20 vatlık IRC modeli 35 vatlık lamba ışımasına ulaşıyor, yani az elektrik ile çok ışımayı birleştiriyor. 20 vatlık 24°’lik Osram IRC yaptığımız testlerde uzağı fazlasıyla iyi aydınlatması ve yeterli derecede geniş bir saha sunması ile aslında 20 vat 38°’lik normal modelden daha bile iyi sonuç verdi. Sorun ise burada başlıyor, 20 vatlık 24°’lik Osram IRC’yi Türkiye’de bulmak çok zor. Osram’ın Türkiye katalogunda bu model ballandıra ballandıra anlatılmasına rağmen Osram’in Türkiye bayii Gül Elektrik’te dahi (Karaköy) bulunmayan bir model.
|  | | Büyük boyut için tıkla! | |
Uzun lafın kısası arazi koşullarına, kişisel tercihlere göre değişik açılarda lamba kullanımı far yapıcısına piyasada bulunmayacak derecede ucuza değişik seçenekler sunuyor. Farklı arazi tiplerine, farklı yollara göre değişik farlar üretmen bu sayede mümkün. Hatta bu aşamada yaptığımız fara bir ekleme yaparak çift farlı bir sistem dahi geliştirdik. Farların biri 20 vat 10°’lik spot, yani teşbihte hata olmaz, uzun far, diğeri ise 20 vat 38°’lik geniş, yani yakın far. Böylece arazi koşullarına anında uyum sağlanabiliyor. Elbette iki farın bir arada yakılması en iyi çözüm, yalnız aküyü de en çabuk bitiren kullanım sekli. Aşağıdaki resimlerde değişik lambaların verimini inceleyebilirsiniz.
|  | 10° tek başına | Büyük boyut için tıkla! | |
|  | 38° tek başına | Büyük boyut için tıkla! | |
|  | 10° ve 38° beraber | Büyük boyut için tıkla! | |
|  | 24° IRC | Büyük boyut için tıkla! | |
Akü
Akü konusu elbette far sisteminin başlıca bir parçası olması nedeniyle çok önemli. Biz bu sistemde kesintisiz güç kaynaklarında da kullanılan kuru akü kullandık. Akü ve lamba arasındaki yanım süresini yukarıda belirttiğimiz hesaplama ile bulmak mümkün. Akü alırken dikkat edilecek en önemli nokta, modeli, çeşidi fark etmez, lamba ile uyumlu olması. Yani 12 volt lambaya 12 volt akü almak. Bunun yanında akünün şarj aletinin de aküyle uyumlu olması en önemli noktalardan biri. Genel olarak akülerin tamamen boşalmamasınada dikkat etmek gerekiyor. En basit karşılaştırma araba aküleriyle yapılabilir, tamamen boşalmış bir araba aküyü mars motorunu çalıştırmaz, bir diğer aküden elektrik akimi gerekir. Dolayısıyla ışık sönene kadar aküyü kullanmamak, ışık artık bayağı sararmaya başlayınca farı kapamak akü ömrü için önemli bir nokta. Ayrıca aküleri çeşidi ne olursa olsun kısa devre yaptırmamak gerekli, bu da çok mühim.
Akülerin değişik modellerine gelince:
Kuru aküler
Kuru akülerin pek çok avantajı var. Ama bunların içinde herhalde en önemlisi ucuz olmaları. 12 voltluk 3,4 Amper/saatlik bir aküyü kuru akü olması dışında şarj aletiyle beraber 28 milyon TL gibi bir fiyata bulmak imkansız. Bu birinci nokta. Bunun yanında dayanıklı aküler. En büyük dezavantajları ağırlıkları. Özellikle 7,2 Amper/saatlik modeller farı uzun süre yakmalarına karşın 2kg’i asan ağırlıklarıyla dikkat çekiyorlar. Öte yandan kuru akülerde “memory effect” (hafıza kaybı) denilen hadise, yani akü boşalmadan şarj edilmesi sonucu ömrünün azalması çok az yaşanan bir olay, ki akünün ömrüyle ilgili önemli bir nokta. Kuru aküler yaklaşık 500 defa doldurulabiliyor. Akünün kullanılmadığı sürece de dolu tutulması, arada sırada kontrol edilip gerekiyorsa doldurulması önemli bir nokta. şarj süreleri nispeten uzun. Normal bir şarj aletiyle 3,4 Amper/saatlik bir kuru akü yaklaşık 7 saatte doluyor. Bunun yanında kuru aküler durdukları yerde yok denecek kadar bir boşalma içeriyorlar ki, bu da kullanılmadıklarında önemli bir avantaj. Akünün fazla dolmamasına kuru akülerde çok dikkat etmek lazım. Hem bu nedenle, hem de akünün durumu hakkında fikir edinip gece ormanda dolu sandığımız akü ile ışığın gittikçe sararması ve nihayet sönmesi gibi tatsız bir durumla karsılaşmamak için bir akü-ölçer edinmek faydalı olacaktır. Kuru akülerin en büyük dezavantajlarından biri soğuktan çok etkilenmeleri, 0° civarları bir kenara, kâğıt üzerindeki 2 saat, şişelikte açıkta giden bir akünün rüzgâr yemesi ile birlikte 1 saate düşebiliyor. Bu nedenle şişeler için satılan izole kılıflara aküyü koyarak aküyü soğuktan ve rüzgârdan korumak çok önemli. Bu kılıfların bir olumlu yan etkisi aküyü darbelere, suya, kire karşı korumaları elbette.
 | İzole kılıf | Büyük boyut için tıkla! |
NiMh Akü
NiMh (nickel metal hydride) aküler bir diğer akü çeşidi. Bu akülerin en büyük avantajları ağırlıkları. 1,2 Voltluk, 3,5 Amper/saatlik bir NiMh akü yaklaşık 75g ağırlığında. 12 voltluk lambayı yakmak için haliyle 10 tane böyle aküyü bağlamak gerekiyor, ki bu da 750g gibi bir ağırlık yapıyor. 12 volt 3,4 Amper/saatlik bir kuru akü ise yaklaşık 1,3kg ağırlığında, neredeyse yari yarıya fark var yani. Öte yandan elbette kuru akülere göre daha pahalılar. Dolum süreleri nispeten bayağı kısa, hafıza kaybı yaşanmıyor, ancak kullanılmadıklarında kendi kendilerine oldukça hızlı bir şekilde boşalıyorlar. Bunun yanında şarj aletleri de oldukça pahalı. soğuktan aynı şekilde etkileniyorlar. 5-700 defa dolum kapasiteleri var. Islaklıktan ve nemden kesinlikle korunmaları lazım.
Li-Ion Akü
Li-Ion (Lithium Ion) aküler NiMh akülere gerçek bir alternatif sunuyorlar. hafıza kaybı ve durduk yerde boşalmaları yok gibi. Li-Ion akülerin en büyük avantajları kapalı sistem olarak isi, kısa devre, fazla boşaltma gibi olaylara karşı korunaklı üretilmeleri. Dolayısıyla her şeyden önce 0° ve altındaki sıcaklıklarda da aküler çok iyi verim veriyorlar. Özel bir şarj aleti gerekiyor, 3-500 defa dolum kapasiteleri var. Öte yandan aynı NiMh gibi su ve nemden çok iyi korunmaları şart. Li-Ion akülerin en büyük avantajları ağırlıkları. 7,2 voltluk (12voltluk lamba için 2 tane gerekiyor) 3,7 Amper/saatlik bir Li-Ion akü sadece 185gram ağırlığında. Öte yandan fiyatları da bir hayli tuzlu, bu da madalyonun diğer yüzü.
Kısaca modelden bağımsız olarak genel olarak aküler konusunda dikkat edilecek noktaları tekrar etmek gerekirse:
Lambaya uygun akü
Aküye uygun şarj aleti
Soğuktan, darbeden korunaklı şekilde tutulan
Gereğinden fazla doldurulmayan
Kısa devre, nem gibi zararlı olgulardan uzak tutulan
Tamamen boşaltılmayan
akü daima en iyi akü olacaktır.
Diğer bir nokta da farklı tiplerde akülerin beraber kullanılmamaları gerektiği. Tekrar edelim, akü modelinden bağımsız olarak tatsız sürprizler ve aküyü yeteri kadar doldurmak için bir akü-ölçer edinmek faydalı olacaktır.
 | Voltmetre | Büyük boyut için tıkla! |
|